"İÇTE SAĞLIK DIŞTA GÜZELLİK"

5-mart-2023 Hurriyet-gazetesi-yazisi

Yoğun Stres ve Üzüntü Saç Kayıplarına Neden Olabilir Mi?

Saçlarımızın dış görünüşümüze kattığı değer ile sosyal iletişimde büyük etkiye sahip olduğu bir gerçek. 

Yapılan bilimsel çalışmalar ve kendi klinik tecrübemiz göstermektedir ki;  yaşanan psikolojik ve fiziki stres saç dökülmesini ciddi anlamda tetikleyebilir.

Öte yandan saç dökülmeside hayat kalitesini belirgin şekilde etkiler ve  ciddi psikolojiksonuçlara sebep olabilir.

Vücut ve ruh sağlığımızdaki değişiklikler cildimize ve saçlarımıza da yansır. Saçlar belirli bir büyüme döngüsüne sahip olduğu için genelde etkilerin gözlenmesi birkaç ayı bulabilir. Yani bir hastalık, yoğun bir üzüntü, trafik kazası gibi travmatik bir olaydan birkaç ay sonra ciddi saç dökülmesi yaşanabilir.

Maalesef ülke olarak büyük bir travma geçirdik. Elbette ateş düştüğü yeri yaktı ama hepimizin yüreği beraber attı, beraber yandık… Ortak bir keder ile yoğurulmuş halde iken bir yandan da deprem ülkesi olduğumuz gerçeğini acı acı hatırladık, uykularımız kaçar oldu. Üzerimizdeki stres çoğaldı anksiyete, depresyon tanıları giderek arttı ve artacak. Negatif etkiler zaman içinde saçlarımızda da daha çok fark edilmeye başlayacak..

Stres kaynaklı saç dökülmesi ile nasıl baş edilebilir?

Elbette stres kaynağının ortadan kalkması en etkili çözüm. Çevresel faktörleri, olayları değiştirmek mümkün değil ancak kendimiz üzerindeki etkilerini azaltmak mümkün. Profesyonellerden yardım almak çok önemli. Ama ilk aşamada bizler de  rutinler belirleyerek, nefes egzersizleri yaparak, uyku ve beslenmeye dikkat ederek hayat kalitemizi yeniden normalize etmeye çalışmalıyız.

Saçları için profesyonel yardıma ihtiyaç duyan kişiler için ise kliniğimizde “bütüncül yaklaşım” ile hizmet vermekteyiz.

Saç tedavilerinde bütüncül yaklaşım olur mu demeyin. Tıbbın her dalında başarılı uzun soluklu sonuçlar için artık bütüncül yaklaşımlar olmazsa olmaz hale geldi. 

Peki saç tedavilerinde bütüncül yaklaşım nedir? 

Saç dökülmesinin nedeni ne olursa olsun her hastamız için takip ettiğimiz bir sistemimiz var. Önceliğimiz her zaman kan ve idrar tetkiklerinin (biz kısaca saç check-up diyoruz) yapılması. Bu tetkiklerin sonuçlarını bilmeden doğru tedavi adımlarını izlemenin mümkün olduğunu düşünmüyoruz. Üstelik bu sonuçlar; sadece saç değil genel vücut sağlığı ile ilgili de bilgi edinmemizi sağlıyor .Eksik olan vitamin ve mineraller varsa bunların mutlaka yerine konulması gerekiyor. 

Bu veriler ışığında tedavi planlamaya başlıyoruz. Genel olarak tedavi 3-6 aylık bir süreci kapsıyor ve bunları 3 ana başlıkta toplamak mümkün: 

  1. Klinikte hekim tarafından uygulanan tedaviler
  2. Kişinin evde kullanacağı ağızdan destek tedaviler
  3. Kişinin yine evde yapacağı bölgesel saç dermaterapi uygulamaları


Çoğu kimse saç dökülmesinde; sadece klinikte hekim tarafından yapılan saç mezoterapi, PRP, kök hücre gibi uygulamaların yeterli olduğunu düşünebilir. 

Ancak 10 yılı aşkın saç tedavilerindeki tecrübem bana gösteriyor ki evde kişinin kullanacağı ağızdan ve lokal tedavilerle desteklenen klinik saç tedavileri çok daha fazla başarı sağlıyor.

 3-6 ay süresince vücutta eksik olan vitamin ve mineraller ağızdan alınırken ( hatta kimi durumda bu maddeler  IV yani damar yolu ile de alınabilir) yine her gün hastanın evde uygulayacağı mikro-iğneleme çok çok önemlidir. Evde yapılan mikro iğneleme sonrası kullanılacak ev dermoterapi ürünleri ile saç dökülmesinin tedavisi süreklilik kazandığında başarı oranı çok daha yüksek olur.