"İÇTE SAĞLIK DIŞTA GÜZELLİK"
- Anasayfa
- İçte Sağlık, Dışta Güzellik Bir Hayat Felsefesi
İçte Sağlık, Dışta Güzellik Bir Hayat Felsefesi
“İÇTE SAĞLIK, DIŞTA GÜZELLİK MOTTOSU HAYAT FELSEFEMDİR.”
Hekimliği sanat olarak gören Dr Handan Yavuz sunduğu bütüncül sağlık hizmetiyle alanında fark yaratıyor. Saç Tedavileri, yüz – vücut mezoterapileri ve diğer anti aging uygulamaları ile kişileri estetik anlamda hayallerindeki görüntüye kavuşturan Dr Handan; ozon terapi, damardan verilen glutatyon, C vitamini, alfa lipoik asit gibi vitamin ve minerallerle de kişilerin vücut direncini ve bağışıklığını güçlendiriyor. Dr. Handan Yavuz ile verdiği sağlık hizmetinin farkını, kliniğinde gerçekleştirdiği uygulamaları, son zamanlarda gelişmekte olan bütüncül tıp kavramını Klass okurları için konuştuk.
“Vücudun içi ne kadar sağlıklıysa dışarıdaki güzellik de o kadar kıymetli olur. Dolayısı ile ben bir hekim olarak dışarıda sadece güzellik vurgusu ile değil hep ‘içte sağlık, dışta güzellik’ konseptiyle ilerliyorum. Genç kalmak istiyorsanız sadece kırışıklarınızdan kurtulmak ve yüzünüzü genç tutmak yetmiyor. Damar duvarınızı da genç tutacaksınız ki ömrünüz uzun, sağlıklı ve güzel olsun.”
“Yüzümüzün kırışmasının sebebi içerideki damar duvarlarımızın yaşlanması. Ben kliniğimde iki yönlü ilerliyorum. Bir yandan güzellik hizmeti verirken bir yandan da vücut sağlığı için çalışıyoruz ozon terapi, glutatyon, C vitamini, gerektiği durumlarda alfa lipoik asit, selenyum, E vitamini, magnezyum, çinko, biyotin gibi vitamin ve mineralleri içeriden yani damardan uyguluyorum.”
Handan Hanım, kliniğinizde danışanlarınıza bütüncül sağlık yaklaşımı ve ‘içte sağlık, dışta güzellik’ mottosuyla hizmet veriyorsunuz. Öncelikle sizi daha yakından tanıyabilir miyiz?
Çapa Tıp Fakültesi mezunuyum. Yine Çapa’da Anatomi ihtisası yaptım. Bir hekim olarak insan anatomisini çok iyi öğrenme şansım oldu. Üzerine estetik cerrahi ile uğraşmak istemiştim ama yaşadığım bir sağlık probleminden dolayı cerrahi ihtisası yapamadım. Sonrasında 10 yıl kadar süreyle ilaç sektöründe yönetici olarak çalıştım. Amerika’ya yaptığımız bir seyahatte dünyanın her yerinden insanların tedavi için akın akın Amerika’ya gittiğini gördüm. Bunun üzerine ‘Neden Türkiye’de de sağlık turizmi yapılmasın’ diye düşündüm. 2010 yılında sağlık turizmi amaçlı bir şirket kurdum. O vesileyle saç hastaları ile tanıştım. Saç konusunda da bütünsel bir yaklaşım benimsemem beni hekimliğe geri döndürdü. 2015 yılından itibaren kendi özel muayenehanemde hastalarımı karşılıyor ve gelen bütün hastalarıma hem iç sağlığı hem dış güzellik anlamında hizmet veriyorum. Anti-aging alanında dünyada damardan tedaviler çok gündemde. Bu yöntemlerden de en çok kendim şifa gördüm. Hekim olarak kendim için şifa ararken çok şey öğrendim diyebilirim.
“VÜCUDUN İÇİ NE KADAR SAĞLIKLIYSA DIŞARIDAKİ GÜZELLİK DE O KADAR KIYMETLİ OLUR.”
İçte sağlık, dışta güzellik mottosuyla verdiğiniz sağlık hizmetinin en önemli farkı nedir?
Vücudun içi ne kadar sağlıklıysa dışarıdaki güzellik de o kadar kıymetli olur. Dolayısı ile ben bir hekim olarak dışarıda sadece güzellik vurgusu ile değil hep ‘içte sağlık, dışta güzellik’ konseptiyle ilerliyorum.. Genç kalmak istiyorsanız sadece kırışıklarınızdan kurtulmak ya da botoks ve dolgu ile yüzünüzü genç tutmak yetmiyor. Damar duvarınızı da genç tutacaksınız ki ömrünüz uzun, sağlıklı ve güzel olsun. En çok da iç organlarınızın, cildimizin, damar duvarınızın gençliği önemli. Yüzümüzün kırışmasının sebebi damar duvarlarımızın yaşlanması. Ben Kliniğimde iki yönlü ilerliyorum. Bir yandan güzellik hizmeti verirken bir yandan da vücut sağlığı için ozon terapi, glutatyon, C vitamini, gerektiği durumlarda alfa lipoik asit, selenyum, E vitamini, magnezyum, çinko, biyotin gibi vitamin ve mineralleri içeriden yani damardan veriyorum.
Biraz övünerek söylemek isterim ki; günümüzde Covid pandemisinden dolayı herkes yeni yeni damardan tedavileri, ağızdan D vitamini desteğini konuşurken, ben bunu saç tedavileri ve daha iyi bir cilt için kliniğime başvuran her hastaya uygulamayı çoktan prensip haline getirmiştim.
“OZON KİŞİNİN BÜTÜN İMMUN SİSTEMİNİ AYAĞA KALDIRIYOR”
Mottonuz gereği verdiğiniz sağlık hizmetini anlatabilir misiniz?
Maske, mesafe ve hijyen kadar içeride ne kadar sağlıklı olduğumuz da önemli. Bunun için check-up panellerini kullanıyorum. Kişilerin anti-oksidan kapasitelerinin ne kadar güçlü olduğunu araştırıp azalmış olan anti-oksidanları güçlendirecek şekilde tedaviler planlanlıyorum. Bu esnada kişinin fiziksel görüntüsünü de iyileştirmek adına işlemler gerçekleştiriliyor. İkisini paralel olarak yaptığınızda çok daha iyi sonuçlar elde ediliyor. Pek çok diyabet ,Alzheimer hastalarım var. Damardan tedavilerle onlara bol glutatyon, C vitamini, alfa lipoik asit uyguluyor ve yaşam kalitelerini arttırmayı hedefliyorum. Korona sonrası kronik yorgunluğu da kişiler bir türlü üzerlerinden atamıyorlar. Bu hastalara da ozon terapi ile destek olduğumu görünce çok mutlu oluyorum. Ozon terapi kişinin bütün immün sistemini ayağa kaldırıyor.
“SAĞLIKLI OLMAK VE GENÇ KALMAK İSTİYORSAK DIŞARIYA BAKTIĞIMIZ KADAR İÇERİYE DE BAKMAMIZ GEREKİR.”
Bütüncül tıp kavramını nasıl anlamalıyız?
Mayo Clinic dünyada en eski ve en iyi bilinen kliniklerden bir tanesi. Bünyelerinde ayrı bir departman açıldı ve bütüncül tıp kliniği kuruldu. Türkiye’de de bu giderek yaygınlaşıyor. Sağlıklı olmak ve genç kalmak istiyorsak dışarıya baktığımız kadar içeriye de bakmamız gerekir. Dünya Sağlık Örgütü 1960’lı yıllarda sağlığın tanımını yaparken bedensel, zihinsel ve ruhsal olarak potansiyeli en üst seviyede kullanmaktan bahsetmiş. Eğer bu üçünü en üst noktada kullanabiliyorsanız sağlıklısınız demektir. Bu zamana kadar hep bedene ağırlık verdik çünkü son yüz yıldır hep ilaç sektörünün lokomotif olduğu bir sağlık anlayışı gündeme geldi. Ama bütüncül tıp da artık önemli sağlık kuruluşlarında birer departman haline gelmeye başladı. Kişiler ister bir sağlık problemi nedeniyle, ister estetik bir kaygıyla hekime başvurmuş olsun; hastaya bütüncül yaklaşma anlayışı hakim olmaya başladı. Ciltteki kırışıklık, leke gibi sorunları ortadan kaldırmak için gerekli işlemleri yaparken bir yandan içerideki damar yapısını gençleştirecek, damarlardaki çöpleri temizleyecek, fazla yağların ortadan kalkmasını sağlayacak, anti oksidanların miktarını artıracak tedavileri çok önemsiyorum.
Ben de bir hekim olarak bunu çok önemsiyorum. Amerika’daki doktorlar da bütüncül yaklaşan hekimler ve daha dışa dönük yaklaşım sergileyen hekimler olarak ikiye ayrıldı. Bir enfeksiyon bir kişide bir kere yaşanırken, diğer kişide sürekli tekrar etmesinin nedeni o kişinin genel sağlığıdır.
İnsanların eskisi kadar vitamin ve mineral alamamasın sebebi nedir?
Eskisi kadar vitamin ve mineral almayışımızın sebebi hızlanmış tarım. 1980’lerden itibaren çok yoğun bir şekilde hem ülkemizde hem de dünyamızda çok fazla hızlanmış tarım uygulamaları var. Bitkiler toprakta yeterince vakit geçirmediği için vitamin ve mineral yönünden yeterince zengin olmuyor. Bugün artık biliyoruz ki 1960’lı yıllarda bir tane elmadan aldığımız vitamin ve minerali almak için bugün 20 küsur elma yememiz lazım. Bir günde bunu yapabilmemiz mümkün değil. Bundan dolayı biz vücudumuzun dışarıdaki güzelliğinin kalıcı olabilmesi için içte sağlıklı olup olmadığını mutlaka araştırmak zorundayız. Saç, cilt, el sırtı ve dişler yaşlılığın ilk ortaya çıktığı bölgelerdir. İçeride bir hastalığınız olmasa bile genç kalmak istiyorsanız damar duvarınıza çok iyi bakmanız, anti oksidan kapasitenizi artırmanız, beslenmenize dikkat etmeniz ve eksik olan vitamin ve mineralleri damar yoluyla belirli kürler halinde yıllık bakım gibi size sunabilen hekimlere başvurmanız gerekir.
“SAĞLIKLI OLUP SAĞLIKLI KALABİLMEK İÇİN İÇ SAĞLIĞINIZI RUTİN BİR ŞEKİLDE BİR HEKİM KONTROLÜNDE TAKİP EDİN”
Danışanlarınıza bu konuda ne gibi tavsiyelerde bulunuyorsunuz?
Onlara; “Sağlıklı olup sağlıklı kalabilmek için iç sağlığınızı rutin bir şekilde bir hekim kontrolünde takip edin, dışta güzellik için de ilaç sektörünün bize sunduğu tüm imkanlardan sonuna kadar yararlanalım.” diyorum. Hastalar bize saç dökülmesi şikayetiyle geldiğinde altından yoğun D vitamini, demir eksikliği ve tiroid fonsfonksiyon bozuklukları çıkıyor. Tiroid bezi bütün vücudu ilgilendiriyor. Kilo problemi olan hastalarda bize geldiğinde insülin direnci olup olmadığına bakılıyor ama bu kişilerde vitamin ve mineral eksikliklerini yerine koymazsanız, kilonun vücuda getirdiği ekstra yükü boşaltacak antioksidan kapasitesini artırmazsanız sadece şekeri düşürmek ve insülin direncini tedavi etmekle yetinirsiniz.
Yani kişiler hangi şikayetle başvurmuş olursa olsun, tek yönlü değil çok yönlü bütüncül yaklaşımlarla doğru tedavi mümkün.